26 Ağustos 2013 Pazartesi

Ankara'da Deniz Yanılsaması - Eymir Gölü

          Yeni bir Ankara'lı olarak, "Ankara'da hafta sonları nereye gidebiliriz?" sorusunu sorduğumda aldığım ilk birkaç cevaptan biriydi Eymir Gölü. Ziyaret etmemiz gerektiğini düşündük ve eşimle beraber 2 kere ziyaret ettik bu şirin gölü. Ankara'da zaman geçirilebilecek yerlerin başında geldiği için de deneyimlerimi paylaşmak istiyorum.



          Eymir Gölü'ne Doğu ve Batı olarak iki farklı kapıdan girebiliyorsunuz. Ankara'yı bilmeyenler için anlatmak gerekirse Doğu Kapısından girmek isterseniz Oran'daki TRT binasının yanından girmeniz ve yaklaşık 5 dakikalık bir yolculuk yapmanız gerekiyor. Bu yolun daha manzaralı ve daha kısa olması da avantaj. Ayrıca Batı Kapısı tarafında daha fazla yeme-içme lokasyonu olduğu için daha kalabalık olduğunu söyleyebilirim. Eğer Batı Kapısı'nı tercih ederseniz de Konya Yolu'ndan 15 dakika yol alarak Gölbaşı'ndan giriş yapabilirsiniz Eymir Gölüne. Gölün arazisi ODTÜ'ye ait ve bu şekilde de kalması gerek diye düşünüyorum çünkü şehrim ufak ufak göle doğru her iki taraftan da (özellikle Doğu tarafı) yaklaştığını gözlemledim. Sinpaş'ın Altın Oran Projesi vadinin hemen üst tarafında inşaa ediliyor ve bu büyük projenin bile bu doğa harikasına zarar vereceğine inanıyorum.
Gölün çevresi 14 km uzunluğunda ve araç trafiğine kapalı. Sadece servis araçları girebiliyor ve bu yüzden bisiklete binmek ve yürüyüş yapmak için çok ideal bir parkur. Bisikletiniz yoksa da problem değil çünkü 2 kapının çevresinde de bisiklet kiralayan firmalar mevcut. Saatine 10 TL ödüyorsunuz ve farklı markalardan istediğiniz bisikleti seçebiliyorsunuz. Biraz da kendi deneyimlerimden bahsedeyim.




           İlk ziyaretimiz kış aylarında oldu ve gittiğimizde havanın dehşet soğuk olması sebebiyle güzelliğini pek farkedemeden dönmek zorunda kaldık. Yine de eğer kış aylarında ziyaret etmek isterseniz salaş restaurantlardan birinde balık ekmek yemenizi ve dışarıda iskele üzerinde sıcak çay içmenizi tavsiye ederim. Ayrıca eğer giriş kartınız yok ise, her iki kapısındaki güvenlik görevlilerine biraz dil dökerek arabayla girebilirsiniz içeriye kış aylarında gittiğinizde. Herkesin size hocam diye hitap etmesine de şaşırmayın çünkü ODTÜ'nün nereden çıktığını bilmediğim bir alışkanlığı herkesin birbirine "Hocam" diye hitap etmesi. Önceleri "heralde beni birine benzettiler" diye eşimle konuşurken sonradan herkesin bana hocam demesi üzerine anladık gerçeği. Bir süre benden iyi akademisyen olurdu, öğrencilerim beni çok severdi söylemlerime eşimin uzun süre gülmesi üzerine bu fikri kafamdan uzaklaştırdım biraz da bozularak.



          Geçen hafta sonu da ikinci kere gittik Eymir Gölü'ne. Bu sefer Doğu Kapısından giriş yaptık ve bisiklet kiralayarak dolaşmaya karar verdik gölün etrafını. Yanımızda köpeğimiz Dora da vardı ve sanırım kısa hayatının en güzel günlerinden birini geçirdi. Biz bisiklete binerken etrafımızda koşarak bize eşlik etti ve uzun zamandır ilk defa doğayla bu kadar içiçe zaman geçirdi. Eğer köpeğiniz varsa mutlaka Eymir Gölü'nü ziyarete gittiğinizde yanınızda götürün. Yaklaşık 10 dakikalık bisiklet yolculuğundan sonra ilk binaya ulaştık ve gölün kenarında Bağevi adlı restaurantta mola verdik ve taş binayı çok beğendiğimiz için yemeğimizi burada yemeye karar verdik. Eğer yaz aylarında özellikle haftasonları iskele üzerinde masa bulabilirseniz şanslısınız ama arıların saldırıları ve yemeğinize ortak olmalarına uzun zaman dayanamayacağınızı da söyleyebilirim. Bağevi çalışanları bu konuda çok da etkili olmayan bir çözüm üretmişler aslında. Eğer çok rahatsız olursanız size bir tabakta kahve yakıp getiriyorlar. Yanık kahve kokusu Eymir Gölü arılarında sanırım bir çeşit kafa yapıyor ve size karşı daha agresif bir tutum sergilemelerine sebep oluyor ben de ki etkisinin ise yemek sonrası hemen bir Türk kahvesi içmek olduğunu söyleyebilirim.




           Hizmet kalabalık olması sebebiyle çok iyi olmasa da balık ekmeklerin güzel olduğunu söyleyebilirim. Tek eksik alkollü içecek satmamaları. 2013 yılında belediyenin aldığı bir karar ile alkollü içecekler Eymir Gölü çevresinde yasaklandığı için menülerde gördüğünüz halde alkol satışı yok. Bazı restaurantlarda gizli de olsa verildiği yönünde duyumlarım olsa da bu konuda kesin bir bilgi yok elimde. Eğer göl manzarasına karşı soğuk bir bira içmek isterseninz bence şansınızı deneyin derim. Biz denedik ama başarılı olamadık.

Değerlendirme yapmak gerekirse ki değerlendirmelerimi 10 üzerinden yapacağım;
Ortam  - 7
Yemek - 6
Hizmet - 5







Bağevi'ne gitmek isterseniz (ki ben sonbaharda ve kış aylarında tekrar gitmek istiyorum)sitesini incelemenizi de öneririm. Aşağıdaki linkten sitesine ulaşabilirsiniz. 


 ODTÜ Eymir Gölü Bağevi

Telefon  : 0312 490 98 99
Fax        : 0312 490 98 85
E-Mail  : eymirbagevi@ttmail.com
Web      : www.eymirbagevi.com








Hiç yorum yok:

Etiketler